ortalık düzelmek ne demek?

  1. Karışıklık yok olmak, tedirginlik kalmamak.
  2. Toplum içindeki karışıklık yok olmak, tedirginlik kalmamak, maddi durum düzelmek: “Ben de ödünç para bulsam hiç düşünmeden alırım. Ortalık elbet düzelir, öderim.” -M. Ş. Esendal.

ortalık

  1. Bulunulan yer, çevre
  2. İçinde bulunulan, yaşanılan ev, oda vb. yer
  3. Yeryüzünün görünen bölümü, çevre, etraf
  4. Soyut anlamda, yaşanan ortam
  5. (en)One's immediate surroundings.
  6. (en)The world around.
  7. (en)Surroundings.
  8. (en)The area around one.

ortalık ağarmak

  1. Sabah olmaya başlamak.
  2. Sabah olmaya başlamak: “Bu akşamki gerçek, ortalık ağarmadan tersine döner.” -F. R. Atay.
  3. (en)To break.

düzelmek

  1. Düz duruma gelmek, düzleşmek.
  2. Kötü, bozulmuş bir durumdayken düzenli duruma gelmek.
  3. Soğuk ve yağış azalmak.
  4. Hasta iyileşmek
  5. (en)Improve.
  6. (en)Get better.
  7. (en)Recover.
  8. (en)Do better.
  9. (en)Mend.
  10. (en)Ameliorate.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ortalıkortalık ağarmakortalık kararmakortalık karışmakortalık sütliman olmakortalık yatışmakortalıkçıortalıkı birbirine katmakortalıktaortalıkta bırakmakortalıortalığı birbirine katmakortalığı götürmekortalığı gürültüye boğmakortalığı gürültüye vermekdüzelmekdüzelmedüzelmemekdüzelmemişdüzelmeyendüzeldüzelebilirdüzelemedüzelendüzeliyor olmakdüzedüze çıkmakdüze inmekdüzebandüzeç
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın