ortalıkı birbirine katmak ne demek?
- Kargaşa çıkarmak.
kargaşa
- Kışkırtma ve karışıklık yoluyla toplumda ortaya çıkan düzen bozukluğu, anarşi.
- Karışıklık, düzensizlik. Kalabalık, düzensizlik vb.nin yol açtığı karışıklık, kaos.
- Chaos.
- Confusion.
- Disorder.
- Tumult.
- Anarchy.
- Anarchism.
- Babel.
- Broil.
ortalık
- Bulunulan yer, çevre
- İçinde bulunulan, yaşanılan ev, oda vb. yer
- Yeryüzünün görünen bölümü, çevre, etraf
- Soyut anlamda, yaşanan ortam
- One's immediate surroundings.
- The world around.
- Surroundings.
- The area around one.
ortalık ağarmak
- Sabah olmaya başlamak.
- Sabah olmaya başlamak: Bu akşamki gerçek, ortalık ağarmadan tersine döner. -F. R. Atay.
- To break.
birbirine
- One another.
katmak
- Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak, ilave etmek.
- Bir araya getirmek
- Birlikte göndermek.
- Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak.
- Number.
- Put in.
- Run in.
- Superadd.
- Tack.
- Tinge.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ortalıkortalık ağarmakortalık düzelmekortalık kararmakortalık karışmakortalıortalığı birbirine katmakortalığı götürmekortalığı gürültüye boğmakortalığı gürültüye vermekbirbirinebirbirine açılan odalarbirbirine açılmakbirbirine akanbirbirine baglabirbirine bağlamabirbirine bağlamakbirbirine bağlıbirbirine bağlı belgelerbirbirine bağlı olaylar dizisibirbirindenbirbirinden ayırmakbirbirinden ayrıbirbirinden ayrı veya uzakbirbirinden ayrılmak