ortalığı gürültüye vermek ne demek?
- Gereksiz bir telaşa düşürmek.
ortalığı gürültüye boğmak
- Kick up a shine.
ortalığı birbirine katmak
- Kargaşa çıkarmak.
- Send things flying.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ortalığı gürültüye boğmakortalığı birbirine katmakortalığı götürmekortalığı inletmekortalığı karıştıranortalığı karıştıran tiportalığı karıştırmakortalığı kırıp geçirmekortalığı kızıştırmakortalıgürültüye gelmekgürültüye getirmekgürültüye gitmekgürültüye pabuç bırakmamakgürültüylegürültügürültü aygıtıgürültü azaltmagürültü çıkarmakgürültü efekti