yanında göze çarpmak ne demek?

  1. (en)Be in relief against.

yanında

  1. Bir şeye, bir kimseye göre, nispetle
  2. (en)In one's hearing.
  3. (en)Nearby.
  4. (en)Close by.
  5. (en)Hard.
  6. (en)At the side of.
  7. (en)By the side of.
  8. (en)Alongside.
  9. (en)Beside.
  10. (en)Next.

yanında gezdirmek

  1. (en)Tow, have in tow.

göze

  1. Su kaynağı.
  2. Hücre.
  3. Bkz. kaynak.
  4. Isı, ışık, kimyasal etkileşim gibi olaylar sonucu oluşan yük-süren kuvvet kaynağı.
  5. Ağ ipliği veya ağ yapımında kullanılan başka bir materyalle çevrilmiş düzenli bir açıklık.
  6. (en)Cell.
  7. (en)Cell hücre.
  8. (en)Spring.
  9. (en)Source.
  10. (en)Beautiful.

çarpmak

  1. Hızla değmek, vurmak
  2. Etkisiyle birdenbire hasta etmek.
  3. Varlığına inanılan bir gücün öfkesine uğramak
  4. El çabukluğu ile çalmak, dolandırarak elde etmek
  5. Kurnazlıkla, zorla ele geçirmek
  6. Kalp, hızlı hızlı vurmak.
  7. Biri çarpılan, öbürü çarpan denilen iki sayı verildiğinde çarpanı çarpılandaki birim kadar çoğaltarak çarpım adı verilen bir üçüncü sayıyı elde etmek, darp etmek.
  8. Çekiciliğiyle etkilemek, şaşırtmak
  9. Karşı oyuncuya, iki ayağı yerden kesmeden, gövdenin bütün ağırlığı ile yüklenmek.
  10. (en)Plunk.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yanındayanında gezdirmekyanında götürmekyanında kimse olmayanyanında küçük göstermekyanında olmakyanında yeralmakyanındakiyanındakini küçük göstermekyanındalık haliyanınayanına almakyanına bırakmamakyanına bile yaklaşmamakyanına gelmekgözegöze açıklığıgöze ağzıgöze aitgöze alarakgöze almakgöze anüsügöze arası boşlukgöze arası köprülergöze arası maddesigözgöz abdüksiyonugöz açamamakgöz açıp kapayıncaya kadargöz açtırmamak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın