yanında küçük göstermek ne demek?
- Foreshorten.
yanında
- Bir şeye, bir kimseye göre, nispetle
- In one's hearing.
- Nearby.
- Close by.
- Hard.
- At the side of.
- By the side of.
- Alongside.
- Beside.
- Next.
yanında gezdirmek
- Tow, have in tow.
küçük
- Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- Yaşı daha az olan
- Niceliği az olan
- Niteliği aşağı olan, bayağı.
- Geri aşamada.
- Değersiz, önemsiz
- Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
- Kısık, parlak olmayan(ses)
- Small.
- Little.
göstermek
- Bir şeyin etkisi altında tutulmak.
- Kanıtla inandırmak.
- Öğretmek, açıklamak.
- Yapmasını söylemek, görevlendirmek.
- Güzelliğini ortaya çıkarmak, temsil etmek
- Görülmesini sağlamak, görmesine yol açmak.
- Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek.
- Belirtmek, anlatmak.
- Bir filmi gösterici yardımıyla görüntülük üzerine yansıtarak izlenmesini sağlamak; gösterimi gerçekleştirmek.
- To point.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yanındayanında gezdirmekyanında götürmekyanında göze çarpmakyanında kimse olmayanyanında olmakyanında yeralmakyanındakiyanındakini küçük göstermekyanındalık haliyanınayanına almakyanına bırakmamakyanına bile yaklaşmamakyanına gelmekküçükküçük abdestküçük adküçük adamküçük agaçküçük ağaçkakanküçük ağızlıkküçük ahenk kaidesiküçük ahırbeyiküçük aileküçücükküçücük ama çok etkili şeyküçücük kalmış parçaküçücük şeyküçücüklük