göze alarak ne demek?
- In defiance of.
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
göze almak
- Gelebilecek zararı ve tehlikeyi önceden kabul etmek, riske atılmak.
- Venture, risk, face, take the chance, face up to, chance, envisage.
göze açıklığı
- Natika durumda gerilmiş ağda, gözenin karşılıklı düğümlerinden veya birleşme yerlerinden birbirinden uzak olanlardan bir düğümün iç kısmından diğerinin iç kısmına kadar olan uzaklık, ağ gözünde karşılıklı düğümlerin merkezlerinin gergin halde ölçülen en uzun mesafesi, ağ göze açıklığı.
- Mesh side.
AAK
- Bk. ağ arayüz kartı
Türetilmiş Kelimeler (bis)
göze almakgöze açıklığıgöze ağzıgöze aitgöze anüsügözegöze arası boşlukgöze arası köprülergöze arası maddesigöze arası sıvıgözgöz abdüksiyonugöz açamamakgöz açıp kapayıncaya kadargöz açtırmamakalaraalarağmi enfil yesalaralar cartilagealar ligamentalar odontoid ligamentalar processalaala alaala ala ala alaya kalkmakala alış almaala gün