yanında götürmek ne demek?
- Take along, take for.
yanında göze çarpmak
- Be in relief against.
yanında
- Bir şeye, bir kimseye göre, nispetle
- In one's hearing.
- Nearby.
- Close by.
- Hard.
- At the side of.
- By the side of.
- Alongside.
- Beside.
- Next.
götürmek
- Taşımak, ulaştırmak veya koymak
- Bir kimseyi bir yere kadar yanında yürütmek.
- Bir şeyi yakından uzağa götürmek.
- Yerinden ayırıp uzağa atmak veya yok etmek.
- Öldürmek.
- Dayanmak, katlanmak, tahammül etmek.
- Birinin yanında yürüyüp ona bir yere kadar arkadaşlık etmek.
- Bir sonuca vardırmak
- Take.
- Carry.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yanında göze çarpmakyanındayanında gezdirmekyanında kimse olmayanyanında küçük göstermekyanında olmakyanında yeralmakyanındakiyanındakini küçük göstermekyanındalık haliyanınayanına almakyanına bırakmamakyanına bile yaklaşmamakyanına gelmekgötürmekgötürmegötürmemekgötürgötürengötüren kimsegötügömbegötüngötün götün