eli ağır ne demek?
- Yavaş iş gören.
- Vurunca çok acıtan (kimse).
- Heavy handed.
yavaş
- Dikkat et, acele etme!
- Hızlı olmayan, çabuk karşıtı.
- Yumuşak huylu, yumuşak başlı.
- Alçak, hafif.
- Alçak, hafif bir biçimde
- Hızlı olmayarak.
- Ağırbaşlı; yumuşak huylu, sakin.
- Şefkatli, sevecen.
- Slow.
- Gingerly.
eli açık
- Cömert
- Charitable.
- Openhearted.
- Bounteous.
- Free.
- Free handed.
- Generous.
- Large- handed.
- Liberal.
- Munificent.
eli açıklık
- Openhandedness, generousness, liberality, munificence.
ağır
- Yavaş
- Yoğun
- Fiziksel nedenlerden dolayı güç işiten (kulak)
- Değeri çok olan, gösterişli
- Keskin, boğucu (koku)
- Kısık, alçak
- Yavaş bir biçimde
- Sindirimi zor (yiyecek)
- Ağır sıklet
- Tartıda çok çeken, hafif karşıtı.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
eli açıkeli açıklıkeli alışmakeli altında olmakeli armut devşirmekelieli ayağı buz kesilmekeli ayağı dolaşmakeli ayağı düzgüneli ayağı titremeelelel açmakel adamıel ağzına bakan, karısını tez boşarağırağır açınıkağır adımlarla yürümekağır adi yürüyüşağır ağırağır ağır demeli, çabuk çabuk yemeliağır ağır gezinmekağır ağır gitmekağır ağır konuşmaağır ağır oturmakağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeği