eli açık ne demek?

  1. Cömert

    Eli pek açık ve eğlenceye biraz fazla düşkündü.

    S. Ali
  2. (en)Charitable.
  3. (en)Openhearted.
  4. (en)Bounteous.
  5. (en)Free.
  6. (en)Free handed.
  7. (en)Generous.
  8. (en)Large- handed.
  9. (en)Liberal.
  10. (en)Munificent.

cömert

  1. Para ve malını esirgemeden veren, eli açık, selek, semih, ahi, bonkör. Cimri olmayan.
  2. Verimli
  3. Başkalarına yardımdan kaçınmayan.
  4. Eli açık, elinde olanı harcayan, ikramcı, kerem sahibi.
  5. (en)Generous.
  6. (en)Bounteous.
  7. (en)Big-hearted.
  8. (en)Liberal.
  9. (en)Munificent.
  10. (en)Openhanded.

eli açıklık

  1. (en)Openhandedness, generousness, liberality, munificence.

eli ağır

  1. Yavaş iş gören.
  2. Vurunca çok acıtan (kimse).
  3. (en)Heavy handed.

açık

  1. Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı
  2. Engelsiz.
  3. Örtüsüz, çıplak.
  4. Boş.
  5. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal.
  6. Aralığı çok.
  7. Çalışır durumda olan
  8. Kolay anlaşılır, vazıh
  9. Hiçbir perdeye basılmaksızın tellerin açık bırakıldığı veya tüm tellerin herhangi bir perdeden tek parmakla kapatıldığı durumlarda bile sık kullanılan akorların elde edilebildiği akortlama biçimi.
  10. Gelirin gideri karşılamaması durumu.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

eli açıklıkeli ağıreli alışmakeli altında olmakeli armut devşirmekelieli ayağı buz kesilmekeli ayağı dolaşmakeli ayağı düzgüneli ayağı titremeelelel açmakel adamıel ağzına bakan, karısını tez boşaraçıkaçık açıkaçık açık söylemekaçık açınıkaçık adaçık adresaçık ağılaçık ağız aç kalmazaçık ağızlıaçık aktarımaçıaçı karşı açıaçı çekimiaçı fonksiyonuaçı freze bıçağı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın