başına buyruk olmak ne demek?
- Dilediğini yapmak, istediği gibi davranmak, özgür olmak.
- Be one's own master.
başına buyruk kimse
- Free agent.
başına buyruk tip
- Maverick.
buyruk
- Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz, emir, ferman.
- Egemenlik.
- (Kant'ta) -> (Kişisel) ilkelerin (maxim) karşısına konulan nesnel geçerli ve bir gerekliliği (eylemin zorunluluğunu) dile getiren ahlâk önermesi. //buyruklar ikiye ayrılır: Koşullubuyruk, koşulsuzbuyruk, bkz. koşullubuyruk, koşulsuzbuyruk
- Kendi başına hareket eden.
- Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz, emir.
- Önder, amir, sözcü.
- Ordinance.
- Prescription.
- Writ.
- Decree.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
başına buyruk kimsebaşına buyruk tipbaşına buyrukbaşına açmakbaşına balta kesilmekbaşına bela açmakbaşına bela almakbaşına bela kesilmekbaşına bela olmakbaşına bir hal gelmekbaşına bitmekbaşın arkasıbaşın art eğik kasıbaşın bükücü kasıbaşın içinbaşın kayu etmekbuyrukbuyruk altındakibuyruk altmda olan biribuyruk kulubuyruk vermekbuyrukalpbuyrukatabuyrukbaybuyrukçubuyrukçulukbuyrubuyruğa yazılıbuybuy a pig in a pokebuy a pupbuy backbuy forward