peşine düşmek ne demek?
- Arkasından gitmek, izlemek; bir isteğin gerçekleşmesini sağlamaya çalışmak.
- Chase.
- To tread upon sb's heels.
- Heel.
- Hunt.
- Pursue.
- Tread on sb's heels.
peşine takılan kimse
- Tail.
peşine takılmak
- Ardından gitmek.
- Tail, follow about.
düşmek
- Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek
- Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan aşağıya inmek
- Yere devrilmek, yere serilmek.
- Hava taşıtları kaza sonucu hızla yere inerek çarpmak.
- Vücuda bol gelen giysi aşağı kaymak.
- Yağmak.
- Vurmak, değmek, rastlamak
- Vakti gelmeden ölü doğmak.
- Sâkıt olmak, sukut etmek.
- Arkasından gitmek, peşini bırakmamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
peşine takılan kimsepeşine takılmakpeşine takmakpeşinenpeşinpeşin alışpeşin alışverişpeşin alışveriş yapmakpeşin cevappeşi peşinepeşi sırapeşimanpeşimanıpeşpeş eklemekpeş kesmekpeş koymakpeş mastarıdüşmekdüşmek sukut etmekdüşmek üzere olmakdüşmedüşme alçalmadüşme dengesidüşme eğilimi olandüşme hastalığıdüşmandüşman ağzıdüşman başınadüşman çatlatmakdüşman düşmana gazel okumazdüşdüş azmasıdüş bakısıdüş çalışmasıdüş eylemek