peşin ne demek?
- Bir alışverişte, alışveriş yapıldığı anda, alınan şeyin tesliminden önce veya teslimiyle birlikte ödenen, veresiye karşıtı.
Aldığı şeyin parasını peşin olarak ödeyen bir insanın hâlinde bir gurur vardır.
M. Kaplan - Çalışmadan verilen (ücret, aylık).
Boyacı malzeme almak için ücretin yarısını peşin istedi.
- Daha önce, önceden
Sana peşin haber vereyim ki, onlar kızlarının başkası ile âşıktaşlık yapmasını istemezler.
O. C. Kaygılı - Bk. ödenili
- keykubat'ın üçüncü oğlu
- Nakdi para.
- Lump.
- Paid in advance.
- Ready.
- In advance.
- First.
- Cash.
- Beforehand.
- Before.
- Earlier önceden.
- Paid cash.
- Earlier.
- In the first place.
- Down payment.
- Spot cash.
- Cash in advance.
- Ready cod.
ödenili
- Mal alınırken parasının ödenmesi.
- Cash.
- Comptant
peşin alış
- Bk. ödenili alış
peşin alışveriş
- Spot business.