el koyma ne demek?
- Mülkiyet konusu olan bir mal ya da hakkın devlet tarafından zorla alınması.
- Orcunu ödemeyen borçlunun, elinde ya da üçüncü kişilerde olan taşınmaz, taşınabilir malları ve alacaklarının anaparanın ve üremlerinin (faiz) giderleriyle birlikte alacağa yetecek olanına yetkililerce el konması.
- Confiscation, seizure.
- Distraint, attachment, seizure.
- Saisie
el koymak
- Commandeer.
- Confiscate.
- Impound.
- Seize.
- Sequestrate.
- To impound.
- Arrest.
- Attach.
- Expropriate.
- Lay hand on.
el koyar gibi
- Confiscatory.
koyma
- Koymak işi.
- Putting.
- Laying.
- Placing.
- Position.
- Putting in.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
el koymakel koyar gibiel koyulabilirel konmuş yemel kadarel kaldırmakel kantarıel kapısıel kapısına düşmekelelel açmakel adamıel ağzına bakan, karısını tez boşarel alel alameinel alemel aletiel alıcısıee 6 banyoe 6 prosese ağe boatkoymakoyma akılkoyma akıl, akıl olmazkoymakkoymaralkoykoy avucuma, koyayım avucunakoy bölgesikoy çıbanıkoy çıbanı kamçılısı