düzen vermek ne demek?
- Düzenlemek, dağınıklıktan kurtarmak
Onun kendi yaşayışına yeni bir düzen vermesi gerekiyordu.
T. Buğra - Akort etmek
Şu sazıma bir düzen ver.
Aşık Ali İzzet - Tune
düzen açıklaması
- Bir tiyatro eserinin metninde dekor, giysi vb. ile oyuncuların görünüşleri, davranışları üzerine yapılan açıklama.
- Yazarın, oyun betiğinde, yere, girişlere, çıkışlara, dekore, giysilere, donatımlıklara, müziğe, çeşitli etmenlere, kişilerin görünüşlerine ve davranışlarına ilişkin çoğu kez ayraç içinde yaptığı açıklama.
- Stage direction.
düzen akçesi
- Yeniçeri ocağına katılan acemi oğlanlara verilen para.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
düzen açıklamasıdüzen akçesidüzen bağıdüzen etkisidüzen kurmakdüzendüzen menüsüdüzen öncesi günlemeçli çekdüzen penceresidüzen tekerdüzedüze çıkmakdüze inmekdüzebandüzeçvermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious