düzen kurmak ne demek?
- Işler duruma getirmek.
- Düzenlemek
Ağaçlarla evler arasında bir düzen kurmadıkça bir şehrin tadı tuzu kalır mı?
B. R. Eyuboğlu - (mecaz) hileye başvurmak
- A) to get organized b) to use a trick, to swindle.
işler
- Nicem düzeneğinde, bir yöneye uygulanınca başka bir yöney veren matematiksel nesne.
- Operator.
- Opérateur
düzen açıklaması
- Bir tiyatro eserinin metninde dekor, giysi vb. ile oyuncuların görünüşleri, davranışları üzerine yapılan açıklama.
- Yazarın, oyun betiğinde, yere, girişlere, çıkışlara, dekore, giysilere, donatımlıklara, müziğe, çeşitli etmenlere, kişilerin görünüşlerine ve davranışlarına ilişkin çoğu kez ayraç içinde yaptığı açıklama.
- Stage direction.
düzen akçesi
- Yeniçeri ocağına katılan acemi oğlanlara verilen para.
kurmak
- Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek
- Hazırlamak
- Yaylı, zemberekli şeylerde yayı veya zembereği germek
- Gereken şartları hazırlayıp kendi kendine olmaya bırakmak.
- Etkisi ve önemi geniş şeyler meydana getirmek, tesis etmek
- Yapmak, inşa etmek
- Yapmak, oluşturmak
- Ortaklık sağlamak.
- (Oyun):Bir oyunu bütün öğeleri ile belli bir düzen içinde oynanır hale getirmek.
- Zemberekli alıcılarda, motoru çalıştıran zembereği kurulu duruma geçirmek üzere kolu ya da anahtarı çevirmek.