azar azar yemek ne demek?
- Pick
pick
- Kazma
- Kürdan
- Mızrap
- Seçme hakkı veya fırsatı
- Elle toplanan meyva miktarı
- Ucu sivri bir şey ile, dürtme.
- Seçmek
- Delmek, delik açmak
- Kazmak
- Yolmak, koparıp toplamak
azar azar akmak
- Dribble.
azar azar artma
- Increment
azar
- Paylama.
- Çıkışma.
- (Özr. C.) Özürler, maniler, bahaneler, engeller. (Osmanlıca'da yazılışı: a'zar)
- İncitme. Tazib. Kırılma. Tekdir. Zulüm. Ukubet.
- Rebuke.
- Reproach.
- Reproof.
- Scolding.
- Talking-to.
- Blame.
yemek
- Yeme, karın doyurma işi
- Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.
- Günün belli saatlerinde yenilen besin
- Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
- Ağızda çiğneyerek yutmak
- Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
- Isırmak.
- Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.
- Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
- Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.