ağır suç kabilinden ne demek?
- Flagitious
flagitious
- Habis, çok çirkin, alçakça
- Ağır suç kabilinden
ağır
- Yavaş
- Yoğun
- Fiziksel nedenlerden dolayı güç işiten (kulak)
- Değeri çok olan, gösterişli
- Keskin, boğucu (koku)
- Kısık, alçak
- Yavaş bir biçimde
- Sindirimi zor (yiyecek)
- Ağır sıklet
- Tartıda çok çeken, hafif karşıtı.
ağır açınık
- Bkz. Açınık.
suç
- Törelere, ahlak kurallarına aykırı davranış.
- Yasalara aykırı davranış, cürüm
- Yasaca cezası gösterilen eylem.
- Wrongdoing.
- Criminal offence.
- Abuse.
- Crimen.
- Debt.
- Infraction.
- Misdoing.
kabilinden
- Gibi, türünden, çeşidinden
- Of the sort of.
- Something like.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ağırağır açınıkağır adımlarla yürümekağır adi yürüyüşağır ağırağır ağır demeli, çabuk çabuk yemeliağır ağır gezinmekağır ağır gitmekağır ağır konuşmaağır ağır oturmakağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeğisuçsuç aletisuç alışkınısuç anında başka yerde olduğu iddiasısuç anında başka yerde olduğunu kanıtlamaksuç bilimsuç bölgesisuç duyurususuç eşyasısuç isle