çok ağır şey ne demek?
- Dead weight.
dead
- Tadı kaçmış, soğuk
- Ölü gibi
- Ölü zaman
- Ölü, ölmüş, müteveffa
- Sönük
- Cansız, hareketsiz
- Renksiz, solgun
çok ağır alçalma
- Deniz yüzünün kıyılara göre bağıl alçalması.
- Secular sinking.
- Sôkulare Senkung
- Affaisement séculaire
çok ağır iş
- Slavery
ağır
- Yavaş
- Yoğun
- Fiziksel nedenlerden dolayı güç işiten (kulak)
- Değeri çok olan, gösterişli
- Keskin, boğucu (koku)
- Kısık, alçak
- Yavaş bir biçimde
- Sindirimi zor (yiyecek)
- Ağır sıklet
- Tartıda çok çeken, hafif karşıtı.
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
- Stuff.
- Object.
- Matter.
- Article.
- Affair.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
çok ağır alçalmaçok ağır işçok ağır olmakçok ağır yükselmeçok ağırçokçok acı biberçok acı çekmekçok acı sözçok acıkmakçok aççok aç olmakçok açılıçok adresli kodçobançoban aldatançoban aldatan kuşuçoban aldatangillerçoban aldatanlarağırağır açınıkağır adımlarla yürümekağır adi yürüyüşağır ağırağır ağır demeli, çabuk çabuk yemeliağır ağır gezinmekağır ağır gitmekağır ağır konuşmaağır ağır oturmakağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeği