yerden yükseklik ne demek?
- Ground clearance.
ground
- Karaya oturmak; karaya oturtmak.
- Dışarı çıkartmamak.
- Gerekçe, sebep, neden.
- Yer, zemin
- Toprak
- Yeryüzü
- Meydan, saha, arsa
- Mesafe, yer
- Denizin dibi, dip
- Mebde, prensip
yerden bitme
- Kısa boylu, yerden yapma.
- Türedi.
yerden giden top
- Daisy cutter.
yükseklik
- Yüksek olma durumu.
- Yükselti, irtifa.
- Geometrik biçimlerde, tabandan tepeye olan uzaklık.
- Bk. diklik
- Almaçtaki resmin düşey uzunluğu.
- Height (of image), vertical size, image height, picture height, frame height.
- Altitude.
- Elevation.
- Extent.
- Height.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yerden bitmeyerden giden topyerden göğe kadaryerden kaldırmakyerden kalkmakyerden oyunyerden parazit yankılaryerden selamyerden temennayerden yapmayerdeyerde başlatmayerde dengeyerde durma haliyerde kalmakyükseklikyükseklik ayarıyükseklik ayarı düğmesiyükseklik bölgelemesiyükseklik hastalığıyükseklik kazancıyükseklik kontrolüyükseklik korkusuyükseklik motoruyükseklik oranıyükseklerde dolaşmakyükseklere çıkıp birden inen heyecanlı trenyüksekyüksek açınıkyüksek alan kaymasıyüksek alaşım çeliğiyüksek anlıksal süreçler