nazar salmak ne demek?
- Uzun bir şekilde, alabildiğine bakmak.
- Bakmak.
nazar boncuğu
- Nazar değmesin diye takılan mavi boncuk veya bunun yerini tutan başka şey, göz boncuğu.
- Eşi benzeri olmayan, tek.
- Blue bead (worn to avert the evil eye.
nazar çövdürmek
- Bir kimseye nazar değdirmek.
salmak
- Bağımlılığına, tutukluluğuna veya baskı altındaki durumuna son vererek serbest kılmak, bırakmak, koyuvermek
- İvedilikle yollamak, hemen göndermek
- Koymak, katmak
- Sürmek
- Uğratmak.
- Vergi yüklemek.
- Üzerine yürütmek.
- Saldırmak
- (Özdek, öğecik vb.) Işın, erke, tanecik demetleri verip göndermek.
- Release.