hareketsiz hale getirmek ne demek?
- Immobilize.
hareketsiz hale getirme
- Immobilization.
hareketsiz
- Hareket etmeden, kıpırdamadan
- Hareket etmeyen, yerinden kımıldamayan, durgun, durağan
- Motionless.
- Immobile.
- Inactive.
- At rest.
- Dormant.
- Flat.
- Inert.
- Ponderous.
hale
- Hristiyanlıkta aziz sayılanların resimlerinde başları çevresinde çizilen daire.
- Ayın çevresinde görülen ışık halkası, ağıl, ayla
- Sağlam, dinç, zinde.
- Sürüklemek.
- Bk. ışık aylası
- Bk. ayla.
- Bk. ağıl
- Bk. ayla
- Renkli yuvarlak bir yapıyı (inklüzyon cisimciği veya glakomu) çevreleyen renkli veya şeffaf daire, ayla.
- Gözün muayenesi sırasında görülen ve makula lüteayı çevreleyen daire.
getirmek
- Gelmesini sağlamak
- Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak.
- Erişmek veya eriştiğini sanmak.
- İleri sürmek.
- Sebep olmak, ortaya çıkarmak.
- İletmek, bildirmek
- Sağlamak
- Bir makama atamak veya seçmek.
- Bring.
- Bring along.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hareketsiz hale getirmehareketsizhareketsiz donamhareketsiz durumda olmakhareketsiz eklemlerhareketsiz filmhareketsiz ışık köprüsühareketsiz kalmakhareketsiz montajhareketsiz planhareketselharekethareket alanıhareket anahtarihareket analizihareket anlayışıhalehale and heartyhale getirmekhale i zu zenebhale tesirihale uygunlukhale yola koymakhalebhalebehalebıhalhal aykırılığıhal böyle ikenhal çekerliğihal değişikliği