dışarı çıkmak ne demek?
- Büyük aptesini yapmak, dışkılamak.
- To go out.
- To go to the toilet.
- Protrude.
dışarı çıkma
- Egression.
dışarı çıkmamak
- Keep within doors.
çıkmak
- İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- Süresi dolduğunda ayrılmak.
- Yapılmak, yürümek.
- Yetişecek ölçüde olmak.
- Eksilmek.
- Exit.
- Point.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dışarı çıkmadışarı çıkmamakdışarı çıkdışarı çıkan şeydışarı çıkarmakdışarıdışarı akandışarı akan maddedışarı akıtmakdışarı akmadışarı antenidışarı atmadışarı atmakdışarı bakmakdışarı çeken kasdışardadışardan bitirme sınavıdışardan evlenmedışa açık büyümedışa açık büyüme modelidışa açık ekonomidışa açık sanayileşmedışa açıklık derecesiçıkmakçıkmakbeyçıkmaklıkçıkmaçıkma desteğiçıkma durumuçıkma durumu ekiçıkma grubuçıkçık dışarıçıkacakçıkacak olançıkaççıbançıban ağırşağıçıban başıçıban işlemekçıban var