dışarı çıkarmak ne demek?
- Put out, take out, turn out, out.
dışarı çıkan şey
- Outshoot
dışarı çık
- Went out
çıkarmak
- Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- Sonunu getirmek.
- Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek.
- Bulmak, ortaya koymak.
- Hatırlamak
- Döküntülü hastalığa tutulmak.
- Çok hoşlanmak
- Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek.
- Belch.
- Dislocate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dışarı çıkan şeydışarı çıkdışarı çıkmadışarı çıkmakdışarı çıkmamakdışarıdışarı akandışarı akan maddedışarı akıtmakdışarı akmadışarı antenidışarı atmadışarı atmakdışarı bakmakdışarı çeken kasdışardadışardan bitirme sınavıdışardan evlenmedışa açık büyümedışa açık büyüme modelidışa açık ekonomidışa açık sanayileşmedışa açıklık derecesiçıkarmakçıkarmaçıkarma birliğiçıkarma eğiliminde olançıkarma gemisiçıkarma harekatıçıkarçıkar budakçıkar çevreleriçıkar grubuçıkar hesabıçıkacakçıkacak olançıkaççıkagelmeçıkagelmek