akıntan ne demek?
- Tan yeri ağarırken yapılan akın.
- tan yeri ağarırken yapılan akı
- Şafak akını.
akıntı
- Akma işi.
- Havanın veya suyun herhangi bir yöne doğru yer değiştirmesi, akım, cereyan
- Eğiklik, eğim, meyil.
- Çam türü ağaçlarda bulunan reçinenin eriyerek akması olayı.
- Sıvı yapıştırıcıların ağaç yüzeylerine gereğinden çok sürülmesi ile oluşan durum.
- Hastalık sebebiyle vücudun herhangi bir yerinden sulu madde akması
- Bir sıvı cismin mütemadiyen hareketi, akış.
- Stream
- Flow.
- Current.
akıntı ağı
- Drift net.