ödünç verme ayırcası ne demek?
- Borç olarak verilebilecek paranın niceliğini gösteren sınır.
- Loan fund.
- Fonds d'emprunt
ödünç
- İleride geri verilmek veya alınmak şartıyla alınan veya verilen şey.
- Karz. alan: müstakriz. ~ veren: mukriz. ~ verme: ikrâz.
- Loaned.
- Lent.
- Borrowed.
- As a loan.
- Accomodation.
- Loan.
ödünç alan
- Borç para alan kişi.
- Borrower.
- Emprunteur
verme
- Vermek işi.
- Evolution.
- Conferment.
- Lodgment.
- Rendering.
- Supply.
- Giving.
- Cession.
- Dation.
- Deliverance.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ödünçödünç alanödünç almaködünç ayırcasıödünç kelimeödünç kitap veren kütüphaneödünç paraödünç sermayeödünç sözleşmesiödünç tavanıödünödün çizelgesiödün vererek anlaşmaya varmaödün vermeködün vermeyen kimsevermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverme uyarısıverme yoluvermehatalarıvermeilvermekverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious