ödünç ne demek?
- İleride geri verilmek veya alınmak şartıyla alınan veya verilen şey.
- Karz. alan: müstakriz. ~ veren: mukriz. ~ verme: ikrâz.
Loaned.
Lent.
Borrowed.
As a loan.
Accomodation.
Loan.
ödünç alan
- Borç para alan kişi.
Borrower.
Emprunteur
ödünç almak
- Ödünçlemek, borç almak.
Borrow, raise a loan, take on loan.