sıkarak çıkarmak ne demek?
- Squeeze out.
squeeze
- Para sızdırmak
- Zorla almak
- Sıkışmak, ezilmek, sığmak
- Sıkmak, suyunu çıkarmak
- Baskı yapmak
- Sıkıştırıp tıkmak
- Kısmak
- Sıkıştırıp sızdırmak (para)
- Sıkıştırmak
- Yaş kağıtla kalıbını çıkarmak
sıkarak acıtmak
- Give smth. a wring.
sıka
- Kadınların, kirlenmemesi için başörtülerinin üstüne örttükleri ikinci örtü.
çıkarmak
- Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- Sonunu getirmek.
- Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek.
- Bulmak, ortaya koymak.
- Hatırlamak
- Döküntülü hastalığa tutulmak.
- Çok hoşlanmak
- Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek.
- Belch.
- Dislocate.