sık ne demek?
- Benzerleri veya parçaları arasında çok az aralık bulunan, seyrek karşıtı.
- Çok bulunan, çok rastlanan.
- Kısa zaman aralıklarıyla, az aralıklarla.
- Aralıksız olarak, aralarında az aralık bırakarak.
- Dense.
- Close.
- Thick.
- Often.
- Frequent.
- Thickly.
- Compact.
- Continual.
- Serried.
- Close together.
- Frequently.
- Tight.
- Closely.
- Placed or spaced close together.
sık ağaçlı
- Thicketed.
sık ağaçlık
- Thicket.