sıkışma ne demek?
- Sıkışmak durumu
- Bir organın, çevresinde diğer organların basısı altında kalması durumu
- Bkz. bası
Jam.
Pressure.
Having hard time.
Squeeze.
Incarceration.
Jamming.
sıkışmak
- Birbirine basınç yapacak kadar yaklaşmak
- Basınçla iki şey arasında kalmak.
- Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak
- Zor bir durumda kalmak
- Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntı duymak.
- Tuvalet ihtiyacı gelmek.
Jam.
Jam in.
Be stuck.
Tighten.
bası
- Resim klişesi, dökme harf, taş kalıp kullanarak makine yardımı ile kâğıt, bez vb.ne yazı, resim çıkarma işi.
- Tab.
Press.
Print.
Printing.
sıkışma elastisitesi
- Bk. sıkışım esnekliği
sıkışma gerilmesi
Compression stress.