sıkışık oturmak ne demek?

  1. (en)Sit sandwich.

sit

  1. Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı.
  2. Bazı ayrıcalıklar dışında olgunlaşmamış bir hücreyi belirten son ek
  3. (en)3d pers.
  4. (en)Sing.
  5. (en)Pres.
  6. (en)Of Sit, for sitteth.
  7. (en)To suit ; to become.
  8. (en)Be in session; 'When does the court of law sit?' sit around, often unused; 'The object sat in the corner'.
  9. (en)Be seated.
  10. (en)Sit around, often unused; 'The object sat in the corner'.

sıkışık anda görevini üstlenmek

  1. (en)Pinchhit.

sıkışık anda işi üstlenen kimse

  1. (en)Pinchhitter.

oturmak

  1. Vücudun belden yukarısı dik duracak biçimde ağırlığı kaba etlere vererek bir yere yerleşmek
  2. Bu biçimde yerleştiği yerde kalmak
  3. Uygun gelmek, ölçüleri tam olmak
  4. Bir yerde sürekli olarak kalmak, ikamet etmek
  5. Hiçbir iş yapmadan boş vakit geçirmek, boş durmak.
  6. Toprak veya yapı çökmek, aşağı inmek.
  7. Biriyle beraber yaşamak
  8. Bir işi yapmakta olmak, bir işe başlamak üzere olmak
  9. (en)Sit down.
  10. (en)Be seated.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sıkışık anda görevini üstlenmeksıkışık anda işi üstlenen kimsesıkışık doldurmasıkışık durumsıkışık durumdasıkışıksıkışıklıksıkış tepişsıkış tepiş oturmaksıkışabilirlikoturmakoturmakçıoturmaoturma alanioturma belgesioturma bildirgesioturma bildirimioturoturacağı yeri ayarlamakoturacakoturacak yeroturacak yer sağlamaotu biçip kurutmakotu çek, köküne bakotuk
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın