rüşvet vermek ne demek?
- Bir görevliye bir işi yaptırmak için para ya da mal vermek.
- Bribe, give a bribe, corrupt, fix, graft, grease.
rüşvet almak
- Rüşvet olarak verilen parayı ya da malı kabul etmek.
- [rüşvet almış] adj. bribed.
rüşvet güverte
- Yolcu gemilerinde filikaların üzerine oturtulduğu kalastraların bulunduğu güverte.
- Spar deck
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
rüşvet almakrüşvet güverterüşvet yediren kimserüşvet yemekrüşvet yemezrüşvetrüşvetçirüşvetçilikrüşvetle elde etmekrüşvetle etkileyen kimserüşarüşanrüşdrüşd ü irşadrüşdıvermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious