otlamaya çıkarmak ne demek?
- Turn out.
turn
- Çark etmek, döndürmek, çevirmek, yöneltmek, vazgeçirmek, bulandırmak, etkilemek, dönüştürmek, atlatmak, dönmek, geçmek, olmak, sapmak, burkmak, bozulmak, ekşimek, dönüşmek, perende atmak, ters dönmek
- Dönüş devir, deveran
- Sapış, yön değiştirme, yönelme, istikameti çevirme
- Sapak, dönemeç
- Viraj
- Oyun sırası
- Korkutma, ödünü koparma
- Gezme, dolaşma
- Gidip gelme
- Muamele
otlama
- Otlamak işi.
- Grazing, browsing.
otlamak
- Hayvan, dolaşarak yerdeki ot, çimen, yaprak vb.ni yemek, yayılmak
- Meşgul olmak
- Para ve emek harcamadan başkalarının sırtından geçinmek.
- Hlk. uzun süredir hiçbir ilerleme veya değişim gösterememek: Tek suçu, kendini yeni devre uyduramayışı, bıraktığım yerde otluyormuş, ne bileyim. -E. Işınsu.
- To graze.
- To pasture.
- To sponge.
- To freeload.
- Feed.
- Grass.
çıkarmak
- Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- Sonunu getirmek.
- Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek.
- Bulmak, ortaya koymak.
- Hatırlamak
- Döküntülü hastalığa tutulmak.
- Çok hoşlanmak
- Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek.
- Belch.
- Dislocate.