nüve i zu zeneb ne demek?
- Bk. kuyrukluyıldız çekirdeği
kuyrukluyıldız çekirdeği
- Kuyruklu yıldız başının ortasında yıldıza benzeyen parlak nokta.
Cometary nueleus.
Noyau cométaire
nüve
- Bir şeyin özü, çekirdek.
- Çekirdek
- Bk. kurşun.
- çekirdek
- Çekirdek, asıl, menba. (Sayısız hatemlerden canlı mahlukata vaz' edilen hayat hatemine bakınız. Evet canlı bir mahluk, camiiyeti itibariyle kainata küçük bir misaldir. Şecere-i aleme güzel ve tatlı bir meyvedir. Kevn ve vücuda bir nüvedir ki; Cenab-ı Hak o nüvede pek çok alemlerin örneklerini dercetmiştir. Sanki o zihayat, gayet hakimane muayyen nizamlar ile bütün vücutlardan sağılmış bir katre veya bir noktadır. Bu itibarla bir zihayatı halketmek, bütün kainatı yed-i tasarrufuna alan Cenab-ı Hak'tan maada hiçbir şeye isnad edilemez. M.N.)
Core.
Central core.
Soul.
Nucleus çekirdek.
Nucleus.
nüve halini almak
Nucleate
i
- Tikel olumlu önermenin simgesi.
- Optikçe inaktifliği göstermek için simge.
- Iso- için simge.
- Van't Hoff faktörü. (II)
Ninth letter of the English alphabet.
- Bir (romen)
- İngiliz alfabesinin dokuzuncu harfi
- I harfi şeklinde herhangi bir şey
- Romen rakamlannda bir sayısı.
- Fusel oil bazı içkiler yapı Iırken meydana gelen bir çeşit karışık ve za rarlı alkol
z
- Z, İngiliz alfabesinin yirmi altıncı harfi.
- Atom numarası.
- Bir iyonun ortalama net yükü.
- Direnç.
- Bilinmeyen, bilinmez; değişken (Matematik)