nüveyre ne demek?
Kökeni: Arapça
- Parlak, küçük şey.
nüveyt
- çekirdekçik
- Çekirdekçik.
nüve
- Bir şeyin özü, çekirdek.
- Çekirdek
- Bk. kurşun.
- çekirdek
- Çekirdek, asıl, menba. (Sayısız hatemlerden canlı mahlukata vaz' edilen hayat hatemine bakınız. Evet canlı bir mahluk, camiiyeti itibariyle kainata küçük bir misaldir. Şecere-i aleme güzel ve tatlı bir meyvedir. Kevn ve vücuda bir nüvedir ki; Cenab-ı Hak o nüvede pek çok alemlerin örneklerini dercetmiştir. Sanki o zihayat, gayet hakimane muayyen nizamlar ile bütün vücutlardan sağılmış bir katre veya bir noktadır. Bu itibarla bir zihayatı halketmek, bütün kainatı yed-i tasarrufuna alan Cenab-ı Hak'tan maada hiçbir şeye isnad edilemez. M.N.)
- Core.
- Central core.
- Soul.
- Nucleus çekirdek.
- Nucleus.