kuşatma altına almak ne demek?

  1. (en)Lay siege to.

lay

  1. Sermek
  2. Hazırlamak.
  3. Sunmak, ileri sürmek.
  4. Yatmak, sevişmek.
  5. Belirli meslekten olmayan; alaylı
  6. Bahse girmek
  7. Tortu, posa.
  8. Söyleyen, söyleyici. (Osmanlıca'da yazılışı: lay (-))
  9. Koymak
  10. Yerleştirmek, kurmak.

kuşatma

  1. Bir ülkenin veya bir yerin dış dünya ile olan her türlü bağlantısını kuvvet kullanarak kesme, abluka, ihata
  2. (en)Surrounding.
  3. (en)Encirclement.
  4. (en)Enclosure.
  5. (en)Envelopment.
  6. (en)Siege.
  7. (en)Blockade.
  8. (en)Circumscription.
  9. (en)Investment.
  10. (en)Surround.

kuşatma kuramı

  1. Üreticilere kaynak aktarımına yönelik piyasa düzenlemelerinin, üreticilerin kârlarını ençoklaştırabilmelerini sağlamak amacıyla yapıldığını ileri süren kuram.
  2. Bir sanayii düzenleyen resmi kurumdan sorumlu devlet adamı ve ilgili bürokratların kamu yararını gözetmek yerine çıkar gruplarının hizmetine girdiğini ileri süren ve George Stigler tarafından geliştirilen kuram.
  3. (en)Capture theory.

altına

  1. (en)Under.
  2. (en)Underneath.
  3. (en)Beneath.
  4. (en)Down.
  5. (en)Down below.
  6. (en)Down there.

almak

  1. Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
  2. Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak.
  3. Birlikte götürmek.
  4. Satın almak
  5. Ele geçirmek, fethetmek
  6. İçine sığmak.
  7. Kabul etmek.
  8. Kendine ulaştırılmak, iletilmek.
  9. Bk. çevirmek
  10. (en)Take.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kuşatmakuşatma kuramıkuşatmakkuşatmak muhasara etmekkuşatmamakkuşatmayı kırmakkuşatkuşatankuşatan duvarkuşatarak yakalamakkuşatılmakuşa benzeyenkuşa süt nasip olsa anasından olurdukuşadkuşağa almakuşakaltınaaltına çevrilemeyenaltına çevrilgen kağıt para sistemialtına çizgi çizmekaltına dayalı menkul değerleraltına dayalı menkul kıymetleraltına etmekaltına girmekaltına giymekaltına hücumaltınaltın adamaltın adı pul oldu, kız adı dul oldualtın adını bakır etmekaltın ağacı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın