keyif vermek ne demek?
- Neşe vermek, sarhoş etmek.
Bize hakaret eden, bize utangaçlık yükleyen bu zincir şarkıları, düşmanın kulağına keyif verecektir.
R. E. Ünaydın - Intoxicate, please, rejoice.
keyif verici
- Kokain, amfetamin gibi ilaçların kullanılması sonucu keyiflendirici etki ortaya çıkması.
- Positive reinforcement.
keyif çatmak
- Keyfetmek
- To enjoy oneself, to make merry.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
keyif vericikeyif çatmakkeyif ehlikeyif halikeyif kaçıran şeykeyif sormakkeyifkeyif sürmekkeyiflekeyifle dolaşmakkeykey bouncekey cardkey chainkey charactervermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious