key ne demek?
Kökeni: Farsça
- İran'da efsanevi Keyyaniler Hanedanının padişahlarına verilen unvan.
- Eski Acem padişahlarının namıdır.
- Yazı makinelerinde tuş.
- Baş, ana, en önemli.
- Anahtar
- (klavyede) tuş
- Kilitlemek
- Açar, açkı
- Kurgu
- Çözüm yolu
- To -e göre ayarlamak, -e uygun duruma getirmek, -e uydurmak
- Cevap cetveli, şifre cetveli
- Maniple, telgraf maniplesi
- (müzik) anahtar. Ses perdesi
- Akort etmek, uydurmak
- Yaramaz gönüllü olmak.
- Kıyı boyunca uzanan alçak mercandan ada.
- Girmek [bilg.]
key bounce
- Tus tutuklugu
key card
- Anahtar kartı