kalabalığı durdurmak için kurulan barikat ne demek?
Crush barrier.
crush
- Buruşmak
- Sıkmak, sıkıştırmak
- Kahretmek
- Itişmek
- Kırılmak, parçalanmak
- Ezmek
- Öğütmek
- Kalabalık, izdiham
- Baskı yapmak, tazyik etmek, basmak
- Ezme, baskı, sıkma
kalabalığı dağıtmak
Decongest.
kalabalık
- Çok sayıda insan topluluğu
- Gereksiz, karışık şeyler topluluğu.
- Sayıca çok
Crowded.
Multitudinous.
Thronged.
Populous.
Congested.
Rush-hour.
Cohort.
durdurmak
- Durmasını sağlamak
Curb.
Have done.
Pull-in.
Halt.
Stop.
Deactivate.
Call off.
Shut off.
Abort.
için
- Amacıyla, maksadıyla
- Sebep ve sonuç belirten bir söz
- -dan / -den dolayı, ... -dan / -den ötürü
- Özgü, ayrılmış.
- Düşüncesince, kendince, göre
- Hakkında
- Oranla, göz önünde tutulursa.
- Karşılığında, karşılık olarak.
In the cause of.
So as to.