jam full or packed ne demek?
- Dopdolu
dopdolu
- Büsbütün dolu.
- Chock full.
- Full up.
- Charged.
- Chock a block.
- Crowded.
- Jam full or packed.
jam
- Sıkıştırmak, kıstırmak
- Tutukluk yapmak, takılmak
- Yayını bozmak, parazit yapmak
- Doğaçlama çalmak (caz)
- Reçel, marmelat
- Sıkmak, basmak, tıkamak, durdurmak
- (med, ming) sıkıştırıp kımıldamaz hale koymak, kıstırmak
- Bir şeyin arasına sıkışıp hareketini durdurmak
- Sıkışmak, çalışmaz veya işlemez hale gelmek (makina, kapı)
- Sıkışma, sıkıştırılma
jam detection
- Parazit belirleme
full
- Yıkayıp büzmek
- Yıkayıp çektirmek
- Dibek içinde kül ve sabunla dövüp yıkamak
- Bir şeyin dolusu, bir şeyin olgunluk mertebesi
- Dolu
- Meşgul
- Boş olmayan, tutulmuş
- Tok
- Tam, tüm
- Azami derecede
or
- Hlk. Kırmızıyla sarı arasında bir at donu.
- Bağlaç yahut, veya
- Yoksa
- Altın sarısı
- Oregon.