dopdolu ne demek?
- Büsbütün dolu.
Chock full.
Full up.
Charged.
Chock a block.
Crowded.
Jam full or packed.
büsbütün
- İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli
Downright.
Quite.
Altogether.
Wholly.
Completely.
Entirely.
Neck and crop.
Out and out.
Teetotal.
dop
- (declaration of principles) "declaration of principles (ilkeler beyannamesi)", inançlar veya temel gerçekler bildirisi, niyet veya amaç beyanı
dopa
- Tirozin hidroksilaz enzimi ile adrenal medulla, beyin ve sempatik sinir uçlarında tirozinden epinefrin ve norepinefrin sentezi sırasında, epidermisin altında kromatofor hücrelerinde tirozinin melânine dönüşmesi sırasında meydana gelen ara metabolit.
- Böbrek üstü bezi medullasında, beyin ve sempatik sinir uçlarında tirozinden epinefrin ve norepinefrinin üretimi sırasında ve de epidermisin altında kromatofor hücrelerinde tirozinin melanine dönüşmesi sırasında meydana gelen ara metabolit, levodopa, L-dopa.
Hop, make short jumps.
Dopa.
- Dopa