içeriye davet etmek ne demek?
- Ask smb. in.
ask
- Asklı mantarlara özgü üreme organı.
- Lazım olmak, lüzumlu olmak.
- To request; to seek to obtain by words; to petition; to solicit; often with of, in the sense of from, before the person addressed.
- To require, demand, claim, or expect, whether by way of remuneration or return, or as a matter of necessity; as, what price do you ask? To interrogate or inquire of or concerning; to put a question to or about; to question.
- To invite; as, to ask one to an entertainment.
- To publish in church for marriage; said of both the banns and the persons.
- To request or petition; usually followed by for; as, to ask for bread.
- To make inquiry, or seek by request; sometimes followed by after.
- The price at which someone who owns a security offers to sell it; also known as the asked price.
- The lowest price at which someone is willing to sell a security.
içeriye
- Inside, within, inwards, inwardly, indoors.
içeriye açılmak
- Open in.
davet
- Çağrı, çağırma.
- Yemekli toplantı
- Bk. çağrı
- Çağırı. îcâba ~ önermeye çağırı.
- Çağırma. Ziyafet. Dua. (Osmanlıca'da yazılışı: da'vet)
- Bk. anımsama
- Invitation.
- Party.
- Call.
- Entertainment.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
içeriyeiçeriye açılmakiçeriye akaniçeriye akışiçeriye akmaiçeriye atmakiçeriye büyümeiçeriye çekilmişiçeriye çekmeiçeriye doğruiçeriiçeri akmakiçeri aktarımiçeri aktarmakiçeri almadavetdavet edici bakışdavet edilmemişdavet etmekdavet hakkıdavet seslemesidavetçidavetçilikdavete icabet etmekdavete icabet etmemedavedavenportDavenport boyasıdavenport diagramıdaver