içeri ne demek?
- İç yan, iç bölüm, dışarı karşıtı.
- İç, iç yüzey.
- İç yüzeyde, iç bölümde olan.
- İç yana, iç yana doğru
İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi.
P. Safa - Gönül, yürek.
- Hapishane.
Indoor.
Within.
Inside.
Interior.
Clink.
The cooler.
The nick.
The can kodes.
To the inside.
Inner part.
Inner.
Into.
içeri akmak
Run in.
içeri aktarım
Import.