hacetini yapmak ne demek?
- Küçük ya da büyük aptes etmek.
haceti olmak
- Tuvalete gitmesi gerekmek.
hacet
- Tanrı'dan veya kutsal sayılan kişiden beklenen dilek
- Herhangi bir şey için gerekli olma, gereklilik, lüzum.
- Küçük veya büyük abdest.
- İhtiyaç duyulan şey, gerekli şey
- (C.: Hacat) İhtiyaç, lüzum, muhtaçlık. (Osmanlıca'da yazılışı: hâcet)
- Need.
- Requirement.
- Necessity.
- The need to relieve oneself.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
haceti olmakhacethacet dilemekhacet görmekhacet kalmamakhacet kapısıhacehacebhacebehaceganhacegan haceganlıkyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem