gelişigüzel yetiştirmek ne demek?
Drag up.
drag
- (ged, ging) sürüklemek, sürümek, çekmek
- Taramak, tesviye etmek (toprak)
- Suyun dibini çengel veya ağ ile taramak, yoklamak
- Taş yontmak
- Sürüklenmek, sürünmek
- Geride kalmak
- Sürükleme
- Sürüklenen şey ağır hareket
- Tarla tırmığı
- Suyun dibini taramaya mahsus çengel veya ağ takımı
gelişigüzel
- Herhangi bir, özensiz, itinasız, baştan savma, rastgele, lalettayin.
- Üstünkörü
Hit-or-miss.
Casual.
Desultory.
Excursive.
Go-as-you-please.
Helter-skelter.
Hit-and-miss.
Indiscriminate.
gelişigüzel bırakmak
Bung up.
yetiştirmek
- Yetmesini sağlamak
- Söylenmemesi gereken bir şeyi hemen söylemek
- Birini, bir şeyi gitmekte veya gitmek üzere olan bir kimse veya şeye ulaştırmak, ulaşmasını sağlamak.
- Vaktinde hazır olmasını sağlamak, tamamlamak, bitirmek.
- Birini gerekli bir iş için tam zamanında bir yere götürmek.
- Üretmek, büyütmek, geliştirmek
- İletmek, duyurmak
- Sağlayıp vermek
Groom.
Grow.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
gelişigüzelgelişigüzel bırakmakgelişigüzel biçimdegelişigüzel boyamakgelişigüzel kontrolgelişigüzel kontrol etmekgelişigüzel kopolimergelişigüzel seçmegelişigüzel yapgelişigüzel yapmakyetiştirmekyetiştirmeyetiştirme alanıyetiştirme bölgesiyetiştirme istasyonuyetiştirme yurduyetiştiryetiştirememekyetiştiriciyetiştirici öğretimyetiştiricilik