gedikleri tıkamak ne demek?
- Çıkan ya da çıkacak olan zorlukları önlemek.
gedikli
- Gediği olan.
- Bir yerle veya işle olan ilgisini sürüp götüren (kimse), müdavim
- Astsubay
- T. Tar: Yeniçeri efradı arasında eskilikleri dolayısıyla imtiyazlı olanlar. Bunlar diğer yeniçerilerden ayrılmak için bellerine seraser denilen kumaştan kuşak sararlardı.
- Breached.
- Regular guest.
- Constant frequenter.
- Regular NCO.
- Frequenter.
gedikli ağalar
- Bk. dışağaları.
tıkamak
- Bir şeyin ağzını, deliğini, içine konulan veya dışarıdan uygulanan bir nesneyle kapamak
- Yol, su, geçit vb. şeyleri bir engelle işlemez, akmaz, geçilmez duruma getirmek.
- Hold.
- Obturate.
- Occlude.
- Plug up.
- Seal off.
- Spike.
- Spile.
- Obliterate.