geçip gitmek ne demek?
- Go by, slip by, pass by, roll by, flit, stride, run.
geçi
- Haddeleme işleminde, haddelenen parçaların haddelerden bir kezgeçişi.
- Pass.
geçi kabul
- Ülkeye sokulduğu durumda ya da yapma, onarma gibi bir eyleme bağlı tutulduktan sonra, yeniden yurt dışı edilmek üzere, belli bir erek ve süre için ve giriş vergileri koşula bağlı olarak ödenmeden yurda sokulan mallara uygulanan gümrük yöntemi.
- Temporay admission.
- Admission temporaire
gitmek
- Bir yere doğru yönelmek
- Bir yerden veya bir işten ayrılmak.
- Çıkmak, ulaşmak.
- Belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak.
- Sürmek, devam etmek
- Yakışmak, yaraşmak.
- Tüketilmek, harcanmak
- Götürülmek, gönderilmek.
- Take one's way.
- Go away.