esaslı menfaat sahibi ne demek?
- Bk. ana çıkar iyesi
ana çıkar iyesi
- Bir ödünü geri çekmek ya da değiştirmek isteyen GATT üyesi bir ülke satağında (pazarında), görüşmelerden önceki belli bir dönemde, o ödünün başta kendisi ile görüşülmüş olduğu ülke ve osatağa baş satıcı ülkeden sonra gelen paycı GATT üyesi ülke.
Substantial interest.
Intérêt substentiel
esaslı
- Köklü, geniş ölçüde etkili, güzel, doğru
- Köklü, etkili, güzel bir biçimde, doğru olarak.
Real.
True.
Fundamental.
Main.
Based.
Founded.
Principal.
Basic.
esaslı netice
- Bk. önemli sonuç
menfaat
- Çıkar
- İhtiyaç karşılığı olan şey.
- Fayda. Kar. Gelir.
Profit.
Advantage.
Benefit.
Expedience.
Expediency.
The main chance.
Stake.
sahb
- (Sahab) Figan, seslerin birbirine karışması, gürültü, patırtı.
- Şarabın kırmızı olması.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
esaslıesaslı neticeesaslı olmayanesaslı şekilde öğretmekesaslı yemek maddelerinden biriesaslıca incelemekesaslandırmaesaslandırmakesaslanmaesaslanmakesaslaresasesas alınan noktaesas alınan yükseklikesas antenesas belirtimenfaatmenfaat düşkünümenfaat grubumenfaat gütmekmenfaatbahşmenfaatçimenfaatçilikmenfaatdarmenfaatınamenfaati ammemenfamenmen at workmen dakka dukkamen davasımen ene