ana çıkar iyesi ne demek?
- Bir ödünü geri çekmek ya da değiştirmek isteyen GATT üyesi bir ülke satağında (pazarında), görüşmelerden önceki belli bir dönemde, o ödünün başta kendisi ile görüşülmüş olduğu ülke ve osatağa baş satıcı ülkeden sonra gelen paycı GATT üyesi ülke.
- Substantial interest.
- Intérêt substentiel
ana
- Çocuğu olan kadın, anne
- Yavrusu olan dişi hayvan.
- Dinî bakımdan aziz tanınan bazı kadınlara verilen saygı unvanı.
- Yaşlı kadınlara saygılı bir seslenme sözü.
- Velinimet.
- Alacağın veya borcun, faizin dışında olan bölümü.
- Temel, asıl, esas
- Çizgilerden herhangi birini anlatan kelimeye sıfat olarak geldiğinde o çizginin, belirli bir kural altında hareket ederek bir yüzey oluşturmaya yaradığını anlatır.
- (Ani. C.) Gece yarısı vakitleri. (Osmanlıca'da yazılışı: ânâ)
- (İnv. C.) Nahiyeler, taraflar. (Osmanlıca'da yazılışı: a'nâ)
ana akça
- Sermâye (bk. baş-akça).
çıkar
- Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar
- Menfaat.
- Self.
- Capital.
- Expedience.
- Expediency.
- Grist to the mill.
- Number one.
- Stake.
- Convenience.
iye
- Kendisinin olan bir şeyi, yasaya uygun olarak dilediği gibi kullanabilen kimse, sahip.
- Mâlik. ~ gibi elmenlik: mâlik sıfatiyle zi'l-yedlik (bk. öz tutkanlık).
- Besitzer.
- Owner.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
anaana akçaana akımana akım kesiciana anahtarana anotana arıana atardamarana atardamar cisimciği tümörüana atardamar darlığıanan abbreviated signaturean abbreviation of carabineran abbreviation of kilograman absolute mustçıkarçıkar budakçıkar çevreleriçıkar grubuçıkar hesabıçıkar kümesiçıkar politikasıçıkar sağlamakçıkar yolçıkarançıkacakçıkacak olançıkaççıkagelmeçıkagelmek