dokuncayı göze alma ne demek?
- Girişilen bir işde doğacak kötü sonuçları önceden kabul etme.
- Venture.
- Risquer, hasarder
dokuncayı karşıllama
- Devletlerarası kurallara ve türeye aykırı bir davranışı ile, başka devletin haklarını dokuncaya uğratan devlete, hakkı çiğnenen devletin de bir dokunca ile karşılık vermesi eylemi.
- Retorsion.
- Rétorsion
dokunca
- Kötülüğe yol açan, sağlığı bozan şey.
- Zarar.
- Harm, injury; damage, loss.
göze
- Su kaynağı.
- Hücre.
- Bkz. kaynak.
- Isı, ışık, kimyasal etkileşim gibi olaylar sonucu oluşan yük-süren kuvvet kaynağı.
- Ağ ipliği veya ağ yapımında kullanılan başka bir materyalle çevrilmiş düzenli bir açıklık.
- Cell.
- Cell hücre.
- Spring.
- Source.
- Beautiful.
alma
- Bkz. kendine çekme, tutulum
- Almak işi.
- Alıntı, iktibas
- Bk. çevirim
- Vericiden gönderilerek dalgalık yardımıyla toplanan resim ve ses imlerininalmaçta belirmesi.
- İade ilmühaberi.
- Acceptance.
- Adoption.
- Excision.
- Extraction.