belli ne demek?

  1. Beli olan

    Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin?

    N. Araz
  2. Bilinmedik bir yanı olmayan, malum

    Hâlimiz, vaktimiz sizce belli.

    H. R. Gürpınar
  3. Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr

    Kıyafetinden söyleyeceği şeyin ciddiyeti belli.

    Ö. Seyfettin
  4. Belirli, muayyen

    Belli toplumsal evreler ve iktisadi çevrelerdeki şiir biçimi olan aruz ...

    S. Birsel
  5. (en)Apparent.
  6. (en)Clear.
  7. (en)Certain.
  8. (en)Specific.
  9. (en)Particular.
  10. (en)Known.
  11. (en)Avowed.
  12. (en)Broad.
  13. (en)Conspicuous.
  14. (en)Explicit.
  15. (en)Express.
  16. (en)Given.
  17. (en)Manifest.
  18. (en)Noticeable.
  19. (en)Palpable.
  20. (en)Patent.
  21. (en)Perspicuous.
  22. (en)Precise.
  23. (en)Prominent.
  24. (en)Self-evident.
  25. (en)Shadowless.
  26. (en)Stated.
  27. (en)Translucent.
  28. (en)Unmistakable.
  29. (en)Upfront.
  30. (en)Concrete.
  31. (en)Obvious.
  32. (en)Evident.
  33. (en)Definite.
  34. (en)Visible.
  35. (en)Broad / adj.
  36. (en)Notable.
  37. (en)Signal.

beli

  1. Evet.
  2. Hayhay.
  3. (en)Bleat, baa.

belli aralıklarla

  1. (en)At regular intervals.

belli aralıklarla gerçekleşen

  1. (en)Periodical.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

belli aralıklarlabelli aralıklarla gerçekleşenbelli aralıklarla gerçekleşmebelli başlıbelli belirsizbelli belirsiz bir şüphebelli belirsiz görünmekbelli belirsiz gülümsemebelli belirsiz şeybelli bir biçimdebellbell and spigot jointbell bottomedbell bottomed trousersbell bottoms
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın